16 Kişilikten biri : INFP


                               16 Kişilikten biri : INFP

‘’Doğduğumuz dünya çok acımasız, ama aynı zamanda iIahi bir güzeIIiği var. AnIamIı oIuşunun mu, yoksa anIamsızIığının mı ağır bastığına karar vermek, insanın kişiliğine bağIı.’’ der Carl Gustav Jung. Ve işte kişilik dediğimiz kavram bu denli önemli. Nasıl baktığımız, nasıl gördüğümüz veya ne hissettiğimiz… Ve evet dürüst olmalıyız ki bunların birçoğu bizlerin kişiliğine bağlı. Carl Gustav Jung bu önem ve bağlılığı fark etmiş olmalı ki bizler için, kendimizi tanımak veya tanımlamak için bir teori geliştirmiş : İşte bu teori.. 16 Kişilik Teorisi! Adından da anlaşılacağı üzere dünya üzerinde 16 farklı kişilik tipinin olduğunu iddia eden, insanların testini çözdüğünde ‘’ wow, oha bu gerçekten ben ‘’ dedikleri bir teori. Test sisteminden yararlanarak ilerleyen bu 16 kişilik teorisi, kişiyi bir kategoride sınıflandırırken onun sosyal ortamlarda ve iç dünyalarında nasıl olduğuna dair birçok soru sormakta. Ve testin asıl güçlü olan tarafı ise veritabanı… Sizinle aynı kişilik tipinden olan ünlülerden veya film karakterlerinden örnek verebilmesi. Yani dikkat dikkat! Her zaman yakınlık kurduğunuz film karakterleri veya ünlülerle aslında çok daha yakın olabilirsiniz.


 
Carl Gustav Jung

                                                         Kesinlik Veriyor Mu? 

Bu kişilik testinin destekçisi olduğu gibi bilimsel dayanakları olan reddedenleri de var. Eğer sizin de akıllarınıza ‘’ olur mu öyle şey? Dünyada sadece 16 kişilik mi? Saçmalık’’ gibi ifadeler geliyorsa, sizler için hemen bir Forer Etkisinden bahsedelim. Forner etkisi veya Barnum teorisi adlandırılan bu durum kısaca herkes için doğru olabilecek, genelleme yapılabilen şeylere denmektedir. Öyle ki kimilerine göre bu etki ile fal, astroloji veya kişilik testleri gibi testlerin insanlara neden doğru geldiği kolaylıkla açıklanabilir. 

Bu kısa bilgilendirmeden sonra inceleyeceğimiz, üstünde duracağımız bir tip var! INFP. Birçoğunuz ne ki bu? Anlamı ne bunun? Diyebilirsiniz çünkü ben bu testi ilk kez çözdüğüm karlı bir kış gecesinde bunu demiştim kendime… Terimsel açıdan INFP içe dönük, bir bütünün bilgisini isteyen, duygusal ve bilgi odaklı demek. Ama inanıyorum ki bir şeyi tanımlamak onu tanımak anlamına gelmiyor, gelin INFP’yi biraz daha yakından tanıyalım.




Nedir bu INFP?

Carl Gustav Jung’un 16 kişiliğinden olan çoğu zaman hayalperest ve sulugöz bir o kadar da idealist tip, bu Arabulucu. Arabulucu dendiğine bakmayın, herkesle araları olsa da tek eksikleri kendileri ile arası. Bu eksiklikten midir bilinmez hayatlarını ya hayal gücüne ya da gözyaşlarına adarlar. Başta fantastik edebiyat olmak üzere her türlü sanat tipi Infplere çok şey borçludur. Yüzüklerin Efendisin’den tutun Smells Like Teen Spirit’e kadar birçok şaheser Infp eseridir. E tabi bu sadece iyi yanları. Her sefa, yanında cefayı da getirir demişler. Ya da ben dedim bilmiyorum ama gördüklerim böyle her neyse konuya dönersek Bu infp dediğimiz şey aynı zamanda bol bol intihar ve bağımlılıkla süslenmiş, içine kapanık mükemmeliyetçi bir tiptir. Yani iyisiyle kötüsüyle INFP kişilikler hayata birçok güzellik kattığı gibi onu berbat ta edebiliyorlar. Ve sırada en kritik nokta, bir INFP’yi nasıl tanırız? Evet işte bu soruya bir INFP olarak yanıt vereceğim. Eğer etrafınızda sık sık özür dileyen veya sizin için endişelenen varsa sıkı durun, çünkü o kişi bir INFP olabilir. Maalesef gaddar dünyada özür dilemek bile yanlış anlaşılırken bu güzel erdemi en güzel onlar yansıtır. Erkek adam ağlar mı lan? Veya Çocukluğu bırak gibi duygusuz klişelerin INFPlerin dünyasında yeri yoktur. Belki de bu dayatmalar yüzden toplumun sadece %4’ü INFP. Ama hissediyorum bu kişiliğe daha çok ihtiyacımız var. İhtiyacımız var çünkü daha iyi şarkılara, daha iyi kitaplara, daha iyi resimlere ihtiyacımız var. Bunlar, dünya dediğimiz yükü bizler için sırtlayan şeyler. Ve bu konuda en iyi olan INFP kendini yetersiz gördüğü an dünyaya elvedayı çakıyor. Kimi bir mektupla kimi ise hiçbir şey olmadan. Ama tek bilinen var ki o da dünyanın onları yorduğu. Yoğun anlam arayışları kendilerinden vazgeçmelerine veya tükenmelerine sebep olabilir, eğer aramızda bir INFP varsa aman dikkat. Bu uzun negatif özelliklerden sonra INFPlere tekrardan bakarsak birçoğumuzun aşık olduğu karakterlerin özüdür bu tip. Kim sevgili Amelie Poulain ile Sacre Coeur eşliğinde aşk yaşamak istemez ki? Veya bir gün yolunuz Hobbit diyarına düşerse Frodo’ya uğramadan geçmeyin derim, onunla INFP sıcaklığını hissedeceksiniz. Kısaca INFP aramak ve yolda olmak demektir. Yazımı sonlandırırken sizlere tek önerim, kişiliğiniz ne olursa olsun aramaktan ve yolda olmaktan vazgeçmeyin, unutmayın ki hissedebildiğiniz her şey bu ikisinin eseri.


'' Parmak gökyüzünü gösterdiğinde sadece aptallar parmağa bakar.''
-Amelie Poulain.

Yorum Gönder

1 Yorumlar